By Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da düzenlenen ‘GENÇFEST: Bir Gençlik Şenliği’nde açıklamalarda bulundu.
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu biçimde:
“HER BİRİNİZ BU ÜLKENİN İSTİKBALİSİNİZ”
“Gençlik kollarında çalışmış, gayret vermiş tüm arkadaşlarımı gönülden kutluyorum. Şenlikte sahne alan sanatkarlarımıza, programa katkı veren tüm konuklarımıza başka ayrı teşekkür ediyorum. Bu salonu tıklım tıklım dolduran genç yüreklere teşekkür ediyorum. Türkiye Yüzyılı’na böylesine dinamik, birikimli, ahlaklı gençlikle adım atmaktan iftihar ediyorum. Bu kutlu gayrette sizlerle yol arkadaşlığı yapmaktan büyük bir onur büyük bir memnunluk duyuyorum. Tüm samimiyetimle söylüyorum, siz gençler Türkiye’nin aydınlık geleceğini temsil ediyorsunuz. Sizlere baktıkça çok daha büyük, güçlü, müessir ve muteber bir Türkiye görüyorum. Sizlere baktıkça ümidi, sevgiyi, merhameti, büyük bir medeniyetin o güçlü mirasını görüyorum. Her biriniz bu ülkenin istikbalisiniz. Her biriniz bu ülkenin ümidisiniz. Her biriniz bu ülkenin parlak yarınlarısınız. Hamasetin rengi, adanmaşlığın resmi, gayretin neferi işte sizlersiniz.
“BİZ O DENLİ SIRADAN BİR MİLLET DEĞİLİZ”
Mevla birliğimizi daim, kardeşliğimizi güçlü, dayanışmamızı kaim eylesin. Evvela şunu net bir biçimde tabir etmek isterim. Biz o denli sıradan bir devlet değiliz. Biz o denli sıradan bir millet değiliz. Biz 100 yıldır 200 yıldır tarih sahnesinde olan bir millet hiç değiliz. Batı’dan Haçlılar geldi, Doğu’dan Moğollar geldi, yaktılar, yıktılar, taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmadılar ancak biz vazgeçmedik. Unutmayın Timur geldi filleriyle, ordusuyla geldi Anadolu’yu baştan başa istila etti, yılmadık, yıkılmadık. Şah İsmail içeriden, dışarıdan vatanımızı sarstı, salladı eyvallah demedik. Osmanlı cihan devleti Viyana önlerinden Balkanlar’dan, Yemen’den, Afrika’dan, Ortadoğu’dan çekildi. Ankara’ya kadar topraklarımızı kaybettik. Bittik, tükendik demedik, umudumuzu yitirmedik. Her fetret periyodundan unutmayın daha güçlü çıktık. Her bozgundan sonra tekrar toparladık. Her seferinde küllerimizden tekrar doğduk. Her seferinde daha güçlü uzunluk verdik, filiz verdik. Evladı olduğunuz bu aziz millet öbür milletlere benzemez. Bizim millet olarak hafızamızda, ruhumuzda, damarlarımızda akan kanda işte o tarihin birikimi var, deneyimi var. Bizi büyük bir millet yapan da işte o deneyimdir. Gençler biz büyük bir milletiz, büyük düşünen bir milletiz. Buraya nerden geliyorum. Arnavutluk’ta memleketler arası bir toplantı yapıldı. Konuşmamı yaptım ve ondan sonra gençlerle buluşmak üzere Allahaısmarladık deyip oradan ayrıldım. Çünkü Gençfest toplantım kıymetliydi. Ayrıntılara takılan değil fotoğrafın bütününü gören, hesaplayan, planlayan, tasarlayan bir milletiz. Daima birimiz bu noktada bu şuura sahip olacağız. Sorun mu var Allah’ın müsaadesiyle çözer geçeriz, sıkıntı mi var inşallah devasını bulur gideriz. Yol onun, varlık onun, gerisi daima angarya, yüz üstü çok süründün ayağa kalk Sakarya!
“MASADA VE ALANDA GÜÇLÜ TÜRKİYE VAR”
Engel mi var, badire mi var, biiznillah hepsini aşıp, geçeriz. Bizim kutlu yürüyüşümüzü asırlardır durduramadılar, bundan sonra da Allah’ın müsaadesiyle durduramazlar. Bırakın öbürleri ayrıntılarda kaybolup gitsin. Ufka bakacağız, ufkun ötesine bakacağız. Şu anda gözlerimiz Filistin, Gazze üzerinde, Pakistan üzerinde, Libya’da, Sudan’da, Somali’de. Gözlerimiz Afrika, Avrupa, Balkanlar’da, Rusya- Ukrayna savaşında. Barış, huzur, ateşkes, istikrarın temini için tek tek çabalıyoruz. Akan kanı durdurmak için ölümlerin, zulümlerin önüne geçmek için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. İnsani diploma sinin sancaktarlığını bugün Türkiye yapıyor. Barış diplomasinin öncülüğünü dünyada bugün Türkiye üstleniyor. Global sisteme en temelli tenkitleri alternatif tahlil teklifleriyle birlikte en net biçimde Türkiye gerçekleştiriyor. Yıldızı global ölçekte parlayan bir Türkiye var. Masada ve alanda güçlü Türkiye var. Olayları tribünden seyreden değil yöneten, yönlendiren bir Türkiye var.
“UFKUN ÖTESİNE BAKARKEN ELBETTE KENDİ SOKAĞIMIZI İHMAL ETMİYORUZ”
Bizi onyıllar boyunca medeniyet köklerimizden koparmaya çalıştılar. Kimliğimize, kültürümüze yabancılaştırmaya kalktılar. Onlara inat kardeşlerimizle birbirimize daha sıkı sarıldık. Balkanlar, Afrika, Türkistan, Avrupa’ya kurduğumuz gönül köprülerimizle kardeşliğimize sahip çıktık. Artık ortak geleceğimizi bu kardeşlerimizle birlikte hepimizin faydasına olacak biçimde inşa ediyoruz Ufkun ötesine bakarken elbette kendi sokağımızı ihmal etmiyoruz. İçeride cepheyi geliştirmek için kıymetli adımlar atıyoruz. Gençler kalenin içten fethedilmemesi için, millet için, memleket için, aydınlık bir gelecek için gece gündüz koşuyor, uğraş sarfediyoruz. Bu ülkenin istikbali ismine konulmuş en stratejik amaçlardan biri terörsüz Türkiye’dir. Terörün, şiddetin, terör tehdidinin olmadığı ülkeyi, bölgeyi inşa etmek için ağır uğraş içerisindeyiz. Bin yıldır vatanımız olan bu topraklarda özgürce yaşayabilmek için çok çetin gayretler verdik. Ömrünün baharında fidan üzere delikanlılarımız toprağa düştü. Bayanı, erkeği, genci, yaşlısı hatta çocuğuyla onbinlerce canımızı terör taarruzlarında kaybettik.
“BİZ ARTIK BU MUSİBETTEN KALICI VE KATİ OLARAK KURTULMAK İSTİYORUZ”
Kahraman güvenlik kuvvetlerimiz, korucularımız birden fazla vakit en ön cephede bu vatan için şehit oldular, gazi oldular. Cenab-ı Allah şehitlerimizin ruhlarını şad, yerlerini inşallah cennet eylesin. Ekonomik açıdan da ağır fatura ile karşı karşıya kaldık. 2 trilyon dolarlık kaynağı bu gayeyle kullandık. Milletlerarası bağlantılarda, başka bahisler yanında bu sıkıntıyla de uğraşmak zorunda kaldık. Terörden ötürü kardeşliğimiz yara aldı. Kalkınma seyahatimiz çok yavaş ilerledi. Artık bu musibetten ülkemizi ve milletimizi büsbütün kurtarmak için çok hassas, kararlı adımlar atıyoruz. İnşallah gayeye ulaşıncaya kadar durmayacağız. Terörsüz Türkiye menz vilayetine kesinlikle varacağız. Terör örgütü kendisini fesh ettiğini, silahları bırakacağını açıklayınca içeride kimileri bundan rahatsız oldu. Yıllardır terör örgütüne tek bir eleştirel cümle kurmayanlar terör örgütün kanlı geçmişini hatırladı. Yarısı palavra yarısı yanlış kelamda kulis bilgileriyle fitne tüccarlığı yapanları mı ararsınız. Neredeyse terör örgütüne gidip ‘yapmayın, etmeyin, terörü bırakmayın’ diye yalvaracaklar. Bugüne kadar terörden beslendiler. Boğazda viskilerini yudumlayıp kendilerince devrimcilik oynarken terörden kazandılar, güçlendiler, kendilerine iktidar ve ikbal devşirdiler. Terör biterse beslendikleri bataklık kuruyacak, tezgahları dağılacak, istismar alanları kaybolacak, ideolojilerin kumdan kaleleri yıkılacak. Terör biterse yıllarca ekmeğini yedikleri sistemleri bozulacak. Onun için feryat figan ortalığı bulandırmaya çalışıyorlar. Cumhur İttifakı bu başarıyı elde etmesin de terör devam etsin diyecek kadar ihtirasların esiri olanlar var. Bunların kaprislerinden, hırslarından ötürü çok bedel ödedik. Şehitlerimizle ödedik, huzurumuzla ödedik, güvenliğimizle ödedik. Kimse kusura bakmasın biz artık bu musibetten kalıcı ve kati olarak kurtulmak istiyoruz.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE, TÜRKİYE YÜZYILI’NIN KİLİT TAŞI OLACAK”
23 yılda bu ülkede yollar yaptık, köprüler, barajlar yaptık. Konutlar inşa ettik. Havalimanları okullar, üniversiteler açtık. Ekonomiyi kat be kat büyüttük. Savunma sanayimizi şahlandırdık. Artık en büyük eserimizi inşa ediyoruz. Şu gördüğünüz devasa salon bizim eserimizdir. Cumhur İttifakı olarak tam bir dayanışma içinde inşallah terörü bitiriyor Türkiye’yi huzura, kardeşliğe, refaha taşıyoruz. Bu inşallah en büyük yapıtımız olacak. Terörsüz Türkiye, Türkiye Yüzyılı’nın kilit taşı olacak. Bu yapıtı de işte siz gençlerimize ikram edeceğiz. Bugüne kadar ne yaptıysak milletimiz için özellikle gençlerimiz için yaptık. Bizim çektiğimiz zorlukları onlar çekmesin diye yaptık. Bu ülkenin evlatları birbirine hasım olmasın, düşman kesilmesin diye uğraştık. Türkiye daha fazla vakit kaybetmesin, insan kaybetmesin, potansiyelini daha fazla ziyan etmesin diye çırpındık.
“TÜRKİYE’DE ARTIK YEPİSYENİ BİR DEVİR BAŞLAYACAK”
İstiyoruz ki yazgısı de tasası de birlikte göğüsleyelim. Sevincimizi de hüznümüzü de birlikte yaşayalım. Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Çerkeziyle, Lazıyla, Alevisi, Sünnisiyle müşterek bir geleceği huzur içinde inançla kucaklaşmaya var mıyız? Öyleyse biriz, beraberiz, iriyiz, diriyiz, kardeşiz, daima bir arada Türkiye’yiz. İnşallah çok yakın bir vakitte Türkiye’yi tam 40 yıldır sırtında taşıdığı bir badireden ebediyen kurtaracağız. Bunu da daima bir arada yapacağız. El ele, omuz omuza, kalp kalbe vererek yapacağız. Vatanımızı, milletimizi, devletimizi çok daha güçlü yarınlara el birliğiyle taşıyacağız Bunu başardığımızda Türkiye’de artık orijinal bir devir başlayacak.
“KAZANAN TÜRKİYE OLACAK”
Yolsuzluklarını örtmek için gençlerin gerisine saklananlar kaybedecek. Gençlere açıkça palavra söyleyenler, kışkırtanlar, sokağı adres olarak gösterenler eninde sonunda kaybedecekler. Gençlerin eline kalem, kitap, bilgisayar yerine molotof verenler, balta verenler, silah verenler inşallah kaybedecekler. Kazanan Türkiye olacak. 86 milyon olacak. Birlik ve beraberliğimiz olacak.
“ARTIK İHA’LARIMIZI, SİHA’LARIMIZI, AKINCILARIMIZ VAR”
Bu yola sizlerle birlikte çıktık. Sizlere inandık, sizlere güvendik. Ebediyen sizin için çalıştık. Size inanmayanlar vardı hepsini utandırdık. Size yasak koyanlar vardı hepsinin yüzünü yere eğdirdik. Siyasette bürokraside sivil toplum ve iş dünyasında çok daha güçlü halde yer almamızı, var olmamızı temin ettik. Üniversiteler, gençlik merkezleri, spor tesisleri, yurtlar, kütüphanelerimizin sayılarını artırdık, şartlarını geliştirdik. Gençlerimiz için imkanlarımızı sonuna kadar seferber ettik. Pekçok bölüm üzere ülkemizin en kritik bölümünü, savunma sanayimizi bu milletin genç evlatlarına emanet ettik. Artık İHA’larımız SİHA’larımız, Akıncılarımız var. Hamdolsun, bugünlere geldik. Artık biz dünyada parmakla gösterilen düzeylere geldik. Sizlere olan sevgi, inanç, inancımız inanın sözlerle tabir edilemeyecek kadar büyüktür. Her birinize yürekten teşekkür ediyorum. Yolu sizlerle yürümeye devam edeceğiz. Geleceği gençlerle şekillendirmeyi inşallah sürdüreceğiz. Hepinizi sevgiyle, hürmetle selamlıyorum.”
