By Ekrem İmamoğlu, 2025 Mart ayında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan yolsuzluk soruşturması kapsamında “suç örgütü kurmak ve yönetmek”, “rüşvet almak”, “ihaleye fesat karıştırmak” üzere suçlamalarla tutuklandı.
Ortak olduğu İmamoğlu İnşaat üzerinden de yolsuzluk yaptığı argüman edilen İmamoğlu’nun şirketine el konmuş ve yeni bir soruşturma açılmıştı.
Hakkındaki soruşturmalar tüm taraflarıyla süren İmamoğlu hakkında yeni bir tez ortaya atıldı.
TAPULAR BELEDİYE İSMİNE GEÇİRİLDİ
İstanbul Beylikdüzü Yakuplu Mahallesi’nde, 1992-1996 yılları ortasında 23 dönüm yere ruhsatlı binalar yapan arsa sahipleri, Gülseren Yapı Konut Kooperatifi’ni kurdu.
Yıllarca tapularını beklediler. 2016’da Yargıtay, 82 parsel için tapu kararını onadı. Argümana nazaran, 2018’de, Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde, kooperatif üyesi Metin Altıntaş, tapuların çıktığını ve 16 dönümünün belediye ismine geçirildiğini tesadüfen fark etti.
252 AİLE MAĞDUR EDİLDİ
Daha sonraki süreçte kooperatif başkanlığına geçen Altıntaş, dönemin belediye başkanı İmamoğlu ile yaptığı görüşmelerde olumsuz karşılık alınca, mevzuyu yargıya taşıdı.
Yıllardır süren mahkemelerde 4 dava hakkında mahallî mahkeme, kooperatif lehine karar verdi. Tek parsel 2 dava ve kooperatif ismine açılan 252 ailenin açtığı dava ise mahkemeden sonuç bekliyor.
“BELEDİYEYE GEÇİRDİĞİ YERLERE KONUT YAPACAĞINI ÖĞRENDİK”
1992 ve 1996 yılları ortasında ruhsat verilerek yapılan dairelerinin kendilerine bir şey sorulmadan belediye açına geçirilmesini şaşkınlık karşılayan Altıntaş, yaşanan süreci anlatarak, “2016 yılında karar çıkıyor. Biz bu kararı bekliyorduk. İmamoğlu o vakit belediye lideriydi. İmamoğlu ile görüşmemizde biz vatandaşlara tapularını vereceğiz dediği halde biz tesadüfen 2018 yılında 26 dönüm yerimizin 16 dönümünü belediyeye devrettiğini, belediye ismine tapu çıkardığını ve tıpkı vakitte buralarda kendi projesi olarak konut yapılacağını öğrendik.
Kendi yapmış olacağı artık kime verecekse. Bizim meskenlerimiz yerlerimiz var, kendi projelerimiz var. Bu yüzden biz ruhsat yapı kayıt dokümanı de aldık. Üstelik ekstradan para da ödettiler bize. Biz bunları beklerken üyelerimizin birçoğunun yerini diğerlerine vererek tapu verdi.” dedi.
“İMAMOĞLU YÜZÜMÜZE KARŞI ‘BURADA BENİM PROJEM VAR’ DEDİ”
Dava açtıkları için meskenlerinden çıkarmadıklarını söyleyen Altıntaş, “Biz yürütme durdurma davası kararı açtık daha sonra da tapu tescil davası açtık. Şu anda 5 sene doldu, 6’ncı seneye geçiyoruz. 6 tek dava açmıştık. 6 davadan tek davada lokal mahkemeden kendi ismimize bizden yana karar çıkardık. Tek kat parsellerden 2 tane daha davamız kalmıştır, onlar da devam ediyor. İmamoğlu ile 4-5 defa görüştüğümüzde 2018 yılına kadar ‘Biz vatandaşın tapularını vereceğiz’ diye konuşan bir insandı.
2018 yılında ne vakit ki tapuları aldı biz İmamoğlu’nun yanına gittik. Direkt bizim yüzümüze karşı yanındaki Yakup isimli belediye lider yardımcısına, ‘Yakup Bey vatandaşa anlat, bir daha benim karşıma çıkmasınlar’ dedi. Bize söylenen buralar sizin değildir, buralar diğerlerinden belediye ismine tapulanmıştır, belediyenin burada projesi vardır. İmamoğlu yüzümüze karşı ‘Burada benim projem var’ dedi.” diye konuştu.
“BUNLAR ZATİ HIRSIZDI, HER ŞEY ORTAYA ÇIKTI”
Mahkeme sürecinin devam ettiğini kaydeden Altıntaş, İmamoğlu’nun ‘yolsuzluk‘ soruşturması kapsamından tutuklanmasıyla ilgili de konuşarak, “İmamoğlu’nun burada vatandaşın yerini kendi adamlarına peşkeş çekerek onlara para ödediği evraklarını vereyim, ben size yeşil alanların tapulanmış tapularını vereyim. Bunların hepsi evrak olarak benim elimde.
Ben size benim üyelerimden tapu beklerken emekli yargıçların çocuklarına meskenlerinin yerlerinin tapulandırılmış evraklarını vereyim. Bunların dolandırıcılığı, hırsızlığı konusundan ne arıyorlarsa. Kooperatiflerin ismine, diğer kooperatiflerin ismine olan yerlerin tapulandırılıp diğerlerine satıldığı yerlerin tapularını verebilirim, bu insanları getirebilirim. Bunlar esasen dolandırıcıydı, zati hırsızdı. Şu anda açık açık her şey ortaya çıktı.
“İMAMOĞLU’NUN TRABZON’DA NEYİ VARDI”
Mahkemede olmayanları vereyim size. Mahkemede olanlar mahkemelerin yakaladıkları. İmamoğlu buraları vatandaşların yerlerini birilerinin aracılığı ile sattırmış. Bu şahıslara para ödüyor ki bu para 300 milyon lira üzerindedir.
Bu sattırmış olduğu yerlerin tapuları vatandaş ismine vardır. Belediye bu tapulara ipotek koydurmuştur. Ben bunu laf olarak söylemiyorum. Babası çıkmış diyor ki bu türlü böyle. Ben Trabzon Sürmeneliyim. Senin Trabzon’da bir dikili ağacın oldu mu? İmamoğlu’nun ne vakit neyi vardı Trabzon’da, bana söylesin.
“ÖZGÜR ÖZEL’E VEREYİM EVRAKLARI, ÇALMIŞ BENİM YERİMİ”
Beni firmanın ismine diyor. Senin firman kardeşinin firmasıdır. Kardeşi üzerindeki borçlardan ötürü intihar etmiştir. Sen bunları nasıl, ne halde aldın? Ben bunları evrakları ile verebilirim. Mahkemeler, savcılıklar kâfi ki çağırsınlar bizi. Ben evrak vereyim hepsine.
Özgür Özel çıkmış sokaklarda bağırıyor, ben evrak vereyim eline, diyeyim buyur işte çalmış benim yerimi. Bu insanlara para ödüyor. Ben onlardan yazılı kağıt almışım. Bu paraları ne için alıyorsun sen tapulardan?” halinde konuştu.
