By Çinli otomotiv devi BYD, dünyanın önde gelen bataryalı elektrikli araç üreticilerinden biri olarak bilinse de global çapta aslında tam elektrikli modellerden daha fazla plug-in hibrit satıyor.
Bu durum, şirketin Avrupa pazarındaki büyüme stratejisi için kritik bir değere sahip, zira her yeni araba alıcısı şimdi içten yanmalı motorlardan büsbütün vazgeçmeye hazır değil.
BYD’nin açık orta en büyük pazarı Çin olmaya devam ederken şirket, global varlığını artırmanın bir sonraki adım olduğunun farkında.
Avrupa’daki yerleşik markalara önemli bir rakip olarak kendini pozisyonlandırmak için yalnızca gösterişli elektrikli araçlardan daha fazlasına gereksinimi var.
Daha güçlü bir bayi ağı ve en değerlisi, daha geniş bir plug-in hibrit yelpazesi, bu yapbozun hala eksik olan temel modülleri olarak görülüyor.
AVRUPA’YA DAHA FAZLA BYD HİBRİT MODELİ GELİYOR
Şu anda BYD’nin Avrupa pazarındaki plug-in hibrit portföyü epey sonlu; bölgede sunulan tek PHEV modeli Seal DM-i sedan.
Ancak bu durum yakında değişecek. BYD Orta Avrupa pazarlarından sorumlu bölge şefi Maria Grazia Davino, Stuttgart’ta düzenlenen bir aktiflikte, 2025 yılında en az iki adet daha plug-in hibrit arabanın Avrupa’ya getirilmesi planlarını doğruladı. Almanya, bu yeni modeller için en önemli amaç pazarlardan biri olacak.
Davino, Reuters’a yaptığı açıklamada, “Avrupa’da herkes elektrik için hazır değil. Müşteriyi ikna etmek için öteki bir şeye muhtaçlığımız var.” dedi.
TÜRKİYE VE MACARİSTAN KRİTİK DEĞERE SAHİP
BYD, şu anda Çin’den ithal edilen araçlar için AB tarifeleriyle karşı karşıya. Lakin şirket, bu etkiyi azaltmak için şimdiden değerli adımlar atıyor.
Macaristan ve Türkiye’de inşa etmekte olduğu yeni üretim tesisleri, Avrupa’ya yönelik araç üretiminin değerli bir kısmını üstlenecek ve şirketin bu ek maliyetlerden kaçınmasına yardımcı olacak.
Bu lokal üretim atılımı, BYD’nin Avrupa pazarındaki rekabet gücünü artıracak kritik bir faktör.
