By Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Ülkemizin yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşması için çok değerli gelişmeleri milletimizin takviyesiyle sağladık ve bizim gayemiz yeni bir anayasa. Bizim amacımız, vesayetçi ruhu azaltılmış bir anayasa değil. Bizim gayemiz, vesayetçi ruhtan büsbütün arındırılmış bir anayasa.” dedi.
Tunç, TÜGVA İhtisas Akademi’nin kapanış programında, ” Türkiye’nin Demokratikleşme Süreci ve Global Adalet Vizyonu” başlıklı konferansta konuştu.
15 Temmuz darbe teşebbüsüne değinen Tunç, hain kalkışmada bu milletin kahramanlığının unutulmayacağını söyledi.
Tunç, 253 vatandaşın şehit olduğunu belirterek, “Onlar şehit olmasaydı biz bugün burada bu toplantıyı yapamazdık, diğerleri olurdu iktidarda. Bu ülkeyi yabancılara peşkeş çeken, ortada, bölgede planlar yapmak isteyen, güce hakim olmak isteyen, yabancı güçler, global güçler, burada kendi uydu idarelerini kurmuş olurlardı. O gece Türk yargısı milletiyle bir arada uğraş etti.” sözünü kullandı.
28 Şubat devrinde cuntacıların yanında duran, onları destekleyen, karşısında hazır olda duran, cübbelerini adeta onlara seren bir yargı sistemi olduğunu lisana getiren Tunç, şöyle devam etti:
“Şimdi ‘geçmişte yargı daha bağımsızdı ve tarafsızdı. Demokrasiye saygılıydı. Bugünkü yargı sistemi demokratik hukuk devletine uyan bir yargı sistemi değil, yargı bağımsız ve tarafsız değil’ diyenlere geçmişteki yargı sistemini hatırlatmak lazım. İşte hazmedemedikleri de bu. Bugün daima adalete vurmaları, daima yargı sistemini, 25 bin hakim ve savcımızı daima töhmet altında bırakan, onların emeğine saygısızlık gösterenlerin hazmedemediği, cuntacı, darbeci, vesayetçi anlayışa takviye olan yargı sistemini özlemelerindendir.”
“Hedefimiz yeni bir anayasa”
Tunç, Anayasa’da “Sıkıyönetim gerektiğinde ilan edilebilir” biçiminde unsur olduğuna, ‘darbeciler yargılanamaz’ diye de unsur bulunduğuna işaret etti.
Tüm bu hususların milletin dayanağıyla değiştiğini söz eden Tunç, “Referandumlarda ‘evet’ oylarıyla gerçekleşti. Anayasa’mızdaki vesayetçi ruhu ortadan kaldırmaya çalıştık, uğraş ettik. Çok değerli aralıklar de aldık. Lakin bu kâfi mi? Elbette ki yetmez. Evet Türkiye’yi darbelere karşı, cuntacılara karşı dirençli hale getirdik, demokrasiyi güçlendirdik. Ülkemizin yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşması için çok değerli gelişmeleri milletimizin dayanağıyla sağladık ve bizim amacımız yeni bir anayasa. Bizim gayemiz, vesayetçi ruhu azaltılmış bir anayasa değil. Bizim maksadımız, vesayetçi ruhtan büsbütün arındırılmış bir anayasa.” diye konuştu.
Bakan Tunç, ülkenin adalet, hukuk, yargı sistemiyle ilgili kıyasıya ve zalimce tenkit yapanlar olduğunu lisana getirerek şunları söyledi:
“Biraz evvel anlattığım tarihî süreçte nerede durdukları belirli olan o şahıslar bugünkü yargı sisteminden elbette ki rahatsız. Bugün yolsuzluklardan hesap soran, teröristten hesap soran bir yargı sisteminden rahatsız. Türkiye’nin hukuk güvenliği endeksinde 117. sırada olduğunu söylemek bir defa haksızlıktır, ülkemize haksızlıktır. 25 bin hakim ve savcımız var kürsüde gece gündüz çalışan. Evrakları meskenlerine götürüp, hakkaniyetli kararlar vermek için çalışan yargı mensuplarımıza, adalet çalışanımıza haksızlıktır. Türkiye, dünyada hukuk devletine ve demokrasi, ulusal iradeye saygılı olan bir yargı sistemine sahiptir.”
“Ülkemizin yargı sistemine olan inancı artırma uğraşlarını sürdüreceğiz”
Doğruyu yapmaya, hakikat yolda olmaya devam edeceklerini belirten Tunç, şunları kaydetti:
” Yargı, bağımsız ve tarafsızdır. ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir’ dedikçe rahatsız oluyorlar. Adalet Bakanı bunu her gün tekrarladığına nazaran demek ki bir kahır var diyebilenler var. Sen her gün Türkiye hukuk devleti değildir dediğine nazaran. 15 Temmuz’da bu ülkenin demokrasisine, ulusal iradeye hürmet duyan, ulusal iradeye sahip çıkan demokratik hukuk devletine inanan bir yargı sisteminden rahatsız olduğuna nazaran demek ki senin de gocunduğun bir yer var. Hasebiyle biz ülkemizin yargı sistemine, bilhassa vatandaşlarımızın yargıya olan itimadını daha da artırmanın uğraşı içinde gayretlerimizi sürdüreceğiz.”
Bakan Tunç, konuşmasının akabinde akademiye katılan gençlerin sorularını yanıtladı.
Siyaset, İktisat ve Toplum Araştırmaları Vakfının (SETA) İstanbul’daki merkezinde düzenlenen konferansa, Ziraat İştirak Genel Müdürü Metin Özdemir, TÜGVA İstanbul Vilayet Lideri Beytullah Çiçen, İstanbul 2 Nolu Barosu Başkanı Yasin Şamlı ile SETA ve TÜGVA yöneticileri katıldı.
